Geçtiğimiz günlerde Erzurum basını olarak, uluslararası alanda avukatlık yapan, memleketimizin gururu Avukat Ebubekir Elmalı’nın toplantısına katıldım. Samimi, enerjik ve biraz da esprili bir havada geçen bu buluşma, siyaset kulislerinde sık sık adı geçen Elmalı’nın hedeflerine dair önemli ipuçları taşıyordu.
Daha toplantının başında söze espriyle girdi:
“Gençlerle yola çıkıyoruz, ekibimizde prostat sorunu olan yok!”
Salonda gülüşmeler oldu. Ama o sözün altındaki mesaj aslında ciddiydi: Gençlik vurgusu. Elmalı, gençlerle birlikte yola çıktığını, siyasette enerjinin, yeniliğin ve cesaretin gençlerde olduğunu anlattı.
Bir ara ben de merakımı gizleyemedim, “Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı düşünür müsünüz?” diye sordum. Gözleri hafifçe parladı, ses tonunu alçalttı, gülümseyerek şöyle dedi:
“Genel Merkez böyle bir görev verirse, Erzurum’a hizmet için yola çıktım, neden olmasın?”
Bu cümlede bir “niyet”ten çok, bir hazırlık seziliyor. Anlaşılan Elmalı, siyasi arenaya adımını atmak için uygun zamanı kolluyor.
Ama toplantının asıl dikkat çeken kısmı başka bir andı. Sohbet arasında, bazı basın mensuplarına dönüp “Ben sizden çekiniyorum” dedi. Bu söz salonda kısa bir sessizlik yarattı. Kimi güldü, kimi şaşırdı. Ben ise kendi kendime, “Neden çekinsin ki? Basından korkacak ne var?” diye düşündüm. Belki de bu cümle, siyasetçi birinin içten bir refleksiydi. Ya da belki, basının gücüne duyulan doğal bir saygının ifadesi.
Yeni Görev, Yeni Duruş
Elmalı’nın ismini son zamanlarda Demokrat Parti saflarında sıkça duyuyoruz. Partide önemli bir görev üstlendi; Genel Başkan Danışmanlığı. Hukuk alanındaki birikimiyle, özellikle “demokratik hukuk devleti” ve “gençlik politikaları” konularında çalışacak.
Toplantıda bu konu açıldığında, gözlerinden inancını okuyabiliyordunuz:
“Türkiye’nin en büyük gücü, umudunu yitirmemiş gençleridir. Bugün gençlerin emeği değersizleştirilmiş, sesi duyulmaz hale getirilmiştir. Biz, o sesi yeniden duyurmak için yola çıktık.”
Elmalı’nın sözleri sadece bir siyasi mesaj değil, bir vicdan çağrısı gibiydi.
Siyasetteki Dönemeçler
Elmalı’nın siyaset geçmişi de renkli. Değişim Partisi’nden başlayıp Yeniden Refah Partisi ve AK Parti’ye kadar farklı partilerde yer aldı. Ancak her defasında “benim çizgim demokrasi ve vicdan” diyerek kendine uygun olan yolu aradı. Son durak ise Demokrat Parti olmuş.
Belli ki Elmalı, bugünün Türkiye’sinde “vicdan siyaseti” diye tarif ettiği bir anlayışı savunmak istiyor.
Erzurum’un Duruşunu Ankara’ya Taşımak
Toplantı boyunca sık sık Erzurum’dan söz etti. “Erzurumlu olmak bir kimliktir” dedi. “Ben Erzurum’un adalet duygusunu, mertliğini, vefasını her yerde temsil edeceğim.”
Bu cümleleri kurarken sesi kararlıydı. Belki de memleketine olan sevgisinin asıl kaynağı buydu: Nerede olursa olsun Erzurum’un duruşunu, Erzurum insanının dik başlılığını taşımak.
Toplantı bittiğinde herkesin aklında aynı şey vardı: Ebubekir Elmalı siyasete iddialı geliyor. Gençlerle, cesaretle, vicdanla…
Benim aklımda ise o ilk cümlesi kaldı: “Ekibimizde prostat sorunu olan yok.”
Gülümsetti ama düşündürdü de. Çünkü aslında demek istiyordu ki:
“Bu ülkeye yeni bir nefes, taze bir ruh lazım. Ve anlaşılan o ki, Ebubekir Elmalı bu ruhu Erzurum’dan başlatmak niyetinde.
                

        
                